Çiftlik Bank CEO’su Mehmet Aydın ortalıktan kayboldu. Şirketin İstanbul’da bulunan genel merkezi boşaltılmış durumda. Şirketin Genel Müdürü Niyazi KARAKOÇ ise kandırıldığını itiraf etti.
Sabah saatlerinde Çiftlik Bank Facebook hesabı üzerinden yapılan ilgili açıklamayı aşağıda sizlerle paylaşıyor olacağız.
DUYURU
3 Ocak 2018 tarihinde Çiftlik Bank CEO su Mehmet AYDIN tarafından şahsıma Şirketin Genel Müdürlüğünü yapmam konusunda bir teklifte bulunulmuştur. Yapılan teklifte, Şirketin zor durumda olduğu, yönetim kadrosunda boşlukların yer aldığı, Genel Müdürlük tekliflerini kabul etmem halinde ise yönetim teşekkülünün tamamen şahsıma verilerek yetkilendirileceğim ifade edilmiştir. Şahsıma yapılan bu teklif üzerine bir kaç gün müsaade isteyip, kararımı kendilerine bildireceğimi belirtmiştim.
Bu süreçte yaptığım istişareler neticesinde, Mehmet AYDIN hakkında iyi niyetli, ülkesine yatırım yapan ve istihdam sağlayan biri olduğu kanaatine varmıştım.
Geçmiş yönetimin iş bilmezliği ve yapılan yatırımlarda ciddi usulsüzlüklerin olduğu, bu sorunlardan dolayı SPK (Sermaye piyasası kurulu) ve bazı bakanlıkların inceleme başlattıkları bilgisi ile bir an önce tarafıma yapılan teklifin sonucunun bildirilmesi talep edildi. O süreçte yaklaşık 500 bin üyenin bulunduğu, oyuncuların haklarını aramak ve korumak için bütünüyle Mehmet AYDIN ın samimiyetine güvenerek nihayetinde teklifini kabul ettim.
09.02.2018 tarihinde devletin bir neferi olarak onurla yürüttüğüm 23 yıllık memuriyet hayatımı geride bırakarak, şirketteki görevime resmi olarak başlamış oldum. Üstlendiğim görevde ilk olarak; Şirketin bünyesindeki olumsuzlukları gidermek adına ÇANAKKALE DORA GIDA İÇ. İNŞ. PAT. TAR. TUR. TİC. LTD.ŞTİ. nde, daha sonra Ankara’da bulunan bölge müdürlüğümüzde denetimler yaptırdık. Atadığımız Satın alma Müdürü ile mal ve ürün alımlarında ciddi anlamda tasarrufa gidildi. Şirketin kurumsallaşması adına gece gündüz ve mesai mefhumu gözetmeksizin var gücümüzle çalıştık. Çiftliklerdeki üretimlerin entegre tesislerinde tüketimlere hazır hale getirilmesi ve ürünlerin halka sunulması bizleri ciddi anlamda heyecanlandırmıştı.
Göreve geldiğimiz günden bugüne kadar, Kurucu Başkan CEO Mehmet AYDIN ile sadece 1 kez yüz yüze görüşme imkânımız olmuş ve bunun haricinde başka bir görüşme veya toplantı söz konusu olmamıştır. Dolayısıyla kendisi sürekli yurt dışında bulunduğundan, konuları ve süreci değerlendirmek adına toplantı veya istişareler yapma imkânımız da maalesef olmamıştır.
Şirketin kurumsallık adına yönetimi tarafımıza tevdi edilmiş ancak finans kısmı kendilerinde kalmış, tüm harcama ve ödemeler ise eski finans müdürü Koray HASGÜL tarafından yürütülmüştür. Bu kısa zaman içerisinde mevcut vaziyetin farklı sorunlara yol açacağı endişesi artık bizlerde var olmaya başlamıştır. Bütün imkânsızlıklara rağmen, bayi temsilcilerimizle üyelerimize daha iyi hizmet sunmanın gayreti içerisinde olduk. Süreç içerisinde Mehmet AYDIN’ın ülkeye dönmesi gerektiğini ve şirketin başında bulunması gerektiğini defaatle ifade ettik. Her davetimizde tarafımıza verilen cevap ise “yakında gelirim” olmuştur.
Şirketin Genel Müdürü olduğum halde çiftliklerin ihtiyaçları, bayilerin ödemeleri, üyelerimizin iadeleri ile ilgili hiçbir yetkimin olmaması ile çalışma şartlarını daha da çıkmaza soktuğunu anlamış oldum. Bir şirkette yönetimin bizlerde, harcama tasarrufunun ise başkalarında olması hali, bizlere olan güvensizlik veya bilmemizi istemedikleri bir şeylerin var olduğu gibi bir evham ile bizleri baş başa bırakmıştır.
Bu itibarla 9 Şubat tarihinden bu yana yaklaşık ‘1 aylık’ süre içerisindeki iyi niyetli çabalarımıza Mehmet AYDIN Bey asla yardımcı olmamıştır. Gelişen sürecin bize hiçbir yol bırakmadığı tarafımızca anlaşıldığından üzülerek, müteessir duygularla Çiftlik Bank ailesinden ayrılıyor ve yönetim kurulu başkanlığından istifa ediyorum.
Çiftlik Bank ta ‘1 aylık’ gibi kısa bir çalışma sürecinde CEO Mehmet AYDIN tarafından iyi niyetimiz kullanılmış olup kendisi hakkında Maddi ve manevi suç duyurusunda bulunacağımı beyan ederim.
Son söz olarak; Devletimizin herhangi bir kurumuna veya yargıya hesabını veremeyeceğim bir hususun olmadığını, devletimizin herhangi bir kurumunca talep edilmesi halinde her zaman ‘1 aylık’ çalışma sürecine dair her türlü ifadeyi arz edebileceğimi belirtmek isterim.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur…
Niyazi KARAKOÇ
